Laparoskopi, ciltte büyük kesiler yapmaksızın karın boşluğu ve pelvis içinde ameliyatlar yapmamıza olanak veren bir cerrahi yöntemdir. Aynı zamanda minimal invaziv cerrahi olarak da bilinir. Karın kesilmeyip sadece delindiği için “kapalı ameliyat” adını almaktadır.
Laparoskop, ince uzun tüp şeklinde bir sistemdir; karında açılan küçük deliklerden içeri uzatılan bir ışık kaynağı ve karın içinin görüntülerini bir televizyon ekranına ileten bir kameradan oluşur. Ameliyat yine bu küçük deliklerden içeri gönderilen ince uzun aletlerle gerçekleştirilir.
Laparaskopinin geleneksel açık cerrahiye göre pek çok avantajı vardır; bunlardan en önemlisi daha kısa hastanede kalış süresi ve daha hızlı iyileşme süresidir; ayrıca operasyondan sonra daha az ağrı ve kanama ve çok daha küçük yara izi olması da avantajdır. Kapalı ameliyatlar nekahat sürecinin daha konforlu geçmesine yardımcı olur.
Laparoskopi, karın veya pelvis içinde gelişen çok çeşitli durumlarda kullanılabilen, hem tanı koymaya hem tedavi etmeye yönelik bir yöntemdir. Kadın doğum en yaygın kullanıldığı branşlardan birisidir. Örneğin pelvik inflamatuar hastalık, endometriozis (çukulata hastalığı ve kisti), dış gebelik, yumurtalık kistleri, miyomlar, infertilite, açıklanamayan pelvik ağrı veya karın ağrısı durumlarında hem tanı hem de tedavi amacıyla başarıyla uygulanır. Kadın doğum kanserlerinin pek çoğunun kesin tanısı artık laparaskopik olarak konmakta ve ameliyatı yapılmaktadır. Rahim alma ameliyatı (histerektomi) da çoğu vakada kapalı ameliyatla başarıyla yapılmaktadır.
Laparoskopi yaygın olarak uygulanan bir işlemdir ve ciddi komplikasyonlar nadirdir. En sık karşılaştığımız minör komplikasyon giriş deliği çevresinde küçük kanama ve morarmadır. Ciddi komplikasyonlar arasında ise binde bir oranında görülen damar veya bağırsak veya mesane gibi başka iç organ yaralanmaları vardır, bunların da cerrahi müdahale ile düzeltilmesi gerekir.
Gerçekleştirilen laparoskopik işlemin türüne bağlı olarak, genellikle 6 ila 12 saat öncesinden hiçbir şey yememeniz veya içmemeniz istenir. Aspirin gibi kan sulandırıcılar alıyorsanız, birkaç gün önceden bırakmanız istenebilir.
Laparoskopi başlarken ilk olarak, genellikle göbek deliğinin yakınında, yaklaşık 1 – 1,5 cm’lik küçük bir kesi yapılır. Bu kesiden bir tüp sokulur ve karnı şişirmek için tüpün içinden karbondioksit gazı verilir. Karnı şişirmek iç organların birbirinden ayrılmasını ve görünür hale gelmesini sağlar, böylelikle ameliyatın yapılabilmesi için alan açılır. Daha sonra bu tüpten laparoskop adındaki alet yerleştirilir. Laparoskop, görüntüleri ameliyathanedeki bir televizyon monitörüne aktararak cerraha tüm alanı net bir şekilde görme imkanı verir. Karnın alt kısımlarında açılan küçük kesilerden diğer cerrahi aletler yerleştirilebilir ve cerrah laparoskoptan gelen görüntüye bakarak bu küçük aletler yardımıyla ameliyatı yapar. Ameliyat bittikten sonra karındaki gaz boşaltılır, açılan kesiler kendi eriyen ince dikişlerle kapatılır.
Eğer bu bir tanılan laparaskopi ise genellikle 30-60 dakika sürer. Tedavi amacıyla yapılan bir ameliyatsa daha uzun sürer. Laparoskopi genel anestezi altında yapılır, bu nedenle işlem sırasında herhangi bir ağrı hissetmezsiniz. Vakanın türüne bağlı olarak bir veya birkaç gece hastanede kalmanız gerekebilir, bazen de aynı gün eve gidebilirsiniz.
Laparoskopiden sonra, anestezinin etkilerinden kurtulurken sersemlik ve bulantı hissedebilirsiniz. Bunlar anestezinin yaygın yan etkileridir ve çabuk geçer. Tamamen uyanıp yiyip içebilecek ve idrar yapabilecek duruma gelene kadar birkaç saat boyunca yakın takip gerekir. Taburcu olmadan önce nasıl pansuman yapacağınız ve kontrole ne zaman geleceğinizle ilgili bilgileri hekiminiz verecektir.
İşlemden sonraki birkaç gün, kesilerin yapıldığı yerde biraz ağrı ve rahatsızlık hissetmeniz olasıdır ve ayrıca boğazınıza anestezi için yerleştirilen solunum tüpüne bağlı boğaz ağrınız olabilir. Ağrıyı hafifletmek için ağrı kesici kullanabilirsiniz. Karnınızı şişirmek için kullanılan gazın bir kısmı işlemden sonra içeride kalabilir ve bu da birkaç gün süren şişkinlik, kramp veya omuz ağrısına neden olabilir. Bu semptomların hepsi birkaç gün içinde geçer.
Laparoskopi sonrası iyileşme süresi herkes için farklıdır. Tanısal laparoskopilerde, genelde 5 gün içinde normal aktivitelerinize devam edebilirsiniz. Bir durumu tedavi etmek için yapılan laparoskopiler sonrası iyileşme süresi, tedavinin türüne bağlıdır. Ameliyatın büyüklüğüne bağlı olarak genelde iki gün (mesela basit kistler) ile bir ay arasında (kanser cerrahisi) tamamen normal aktivitelerinize dönebilirsiniz.
Gebelik takibi ve doğal doğumla birlikte hamile yogası ve doğuma hazırlık eğitimleri; kısırlık tedavileri / aşılama, vajinal enfeksiyonların tedavisini de Bodrum’da başarıyla gerçekleştiriyoruz.